20 yılı aşkındır ailemin yaşadığı yer olan Urla, bizim memleketimiz gibi oldu artık. En sevdiğim, dinlenebildiğim, denizin doğanın tadını doyasıya çıkarabildiğim bir köşe. Bu yaz sayısında size Urla’dan bahsetmek istiyorum. Hala gitmediyseniz tatil duraklarınıza dahil edin derim.

Urla eski bir yerleşim alanı. İyon medeniyetinin içinde yer alır ve hatta Klazomenai kentinin harelerini içerir.

Roma döneminden sonra ‘’Vourla’’ yani sazlık olarak anılmaya başlamış ve türkçeleşmiş.

Eski isimleri arasında Klizman, bugünkü Güzelbahçe bölgesinin ismi ve Roma döneminde bir süre Bryela olarak isimlendirilmiş, anlamı tanrının kadını (Vourla isiminin de bu kelimeden dönüştüğü düşünülüyor).

İlk Urlalıların günümüzden yaklaşık 6000 yıl önce bugünkü İskele mahallesindeki Limantepe höyüğü yerleşkesiyle başladığı arkeolojik olarak gösterilmiş.

Urla Ege Denizi içerisinde yer alan en eski limanlardan ve ticaret merkezlerinden biri.

Klazomenai antik kenti de yine bu Limantepe bölgesinde yer alır ve dönemin en büyük ve önemli zeytinyağı üretim ve ticareti merkezi olmuştur.

13.Yüzyıla kadar Roma - Bizans egemenliğinde kalan Urla 14. Yüzyılda Aydınoğulları beyliği ile Türk egemenliği ile tanışmış ve ardından Osmanlı hakimiyeti ile devam etmiş.

Şehir merkezine 35 km uzaklıkta. İlçenin doğusunda Güzelbahçe ve Seferihisar, batısında Çeşme, kuzeybatısında Karaburun ve Ege Denizi, kuzeyinde İzmir Körfezi ve güneyinde Ege Denizi bulunuyor. Görüyorsunuz Ege’nin cennet beldelerinin ortasında Urla var.

Urla’da gezilecek görülecek güzel yerler çok. Ben sizi gastronomik olarak gezdirmek istersem nerelere götürürüm diye düşünüyorum. Önce pazarları biraz dolaşmak lazım. Doğal ürünleri, renkleri ve coşkusuyla eski semt pazarlarının keyfini size verecektir.

Malgaca Pazarı Urla'nın en eski ticaret merkezlerinden biri. Urla halkı ihtiyaçlarını her gün kurulu olan bu pazardan karşılıyor. Yok olan bazı iş kollarını bu pazarda canlandırmaya çalışan dükkan sahipleri de var. Onlar dedelerinden devraldıkları mesleği canlandırmak amacıyla bu pazarda satış yapıyorlar. Kültürün devamlılığı sağlanıyor bu sayede.

Pazarda kuyumcular, saat tamircileri, motor tamircileri ve kahvehaneler var. Bu pazarın bakımı ve korunması Urla Belediyesi tarafından yapılıyor.

İlçede 2015 yılından beri her yıl bahar aylarında Urla mutfağının tanıtıldığı Enginar Festivali düzenleniyor. Buna ek olarak Urla'ya bağlı Özbek Mahallesinde her yıl Mart Dokuzu Ot Bayramı yapılıyor.

Urla sanat ve antika pazarı, Pazar günleri açık, iki katlı evlerin gölgesinde gezeceğiniz antika ve el emeği sanat ürünleri tezgahlarından büyük keyif alacaksınız.

Eğer benim gibi spor ve deniz seven biriyseniz Urla Wind sörf okulu da etkinlik olarak sizi memnun edecek bir yer.

Güzel yemekler ve içkiler için gurme lezzetleri ve mekanları bulabileceğiniz bir yer Urla.

Urla’da lokal şarapların tadları çok iyi denmenizi isterim. Perdix şarap evi, Urlice şarap evi Mmg şarap, Usca bağ evi, Tapavino şarap evi, Wine house gibi özel mekanlarda keyifli sohbetlerin belini kırarken kaliteli içkileri deneyimlemeniz mümkün olacak.

Benim damak tadımda Akdeniz ve Türk mutfağı ilk sırada. Restaurant seçimlerimi de ona göre yapıyorum ama siz her mutfağa özgü yerler bulabilirsiniz Urla’da.

Birbirinden lezzetli balık mekanları için; Simge restaurant, Pier restaurant,Yengeç restaurant size iyi gelecektir.

Akdeniz mutfağı için de Od Urla’yı öneririm.

Pide ve kebap için Çökelek Urla çok sevdiğim yerlerden biri.

Bir yeri keşfetmek; sanırım biraz geçmiş öyküsüne bakmak, biraz lezzetlerini deneyimlemek, insanlarıyla sohbet etmek ve denizine girip güneşine serilmek gibi geliyor bana.

Bu yaz için size iyi keşifler diliyorum… Yolu Urla’ya düşenler için de karşılaşmak dileğiyle...